


EV İŞÇİLERİ SENDİKALAŞIYOR

● DEVLET EV İŞÇİSİ KADINLARI GÖRMELİ, DUYMALI, ONLAR İÇİN POLİTİKA ÜRETMELİ SAYI 40, EYLÜL 2011
● İş tanımının yapılması gerekiyor SAYI 40, EYLÜL 2011
Evet bir bakıma öyle oluyor. Bu süreç içersinde eğitim çalışmalarımızı başlattık, önümüze çeşitli hedefler koyduk. Başta mesleğimizde yoğun olarak yaşanan mobbing ve iş kazaları üzerine, ardından meslek, toplumsal cinsiyet ve sağlık gibi konularda eğitimler vermeyi planlıyoruz. Bu konu için akademisyenlerden destek alıyoruz. Öte yandan Sağlık ve Sosyal Hizmet Sendikası da bize destek veriyor. Mobbing ile ilgili olarak psikologlardan da yardım alacağız.
Geçtiğimiz günlerde Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tarihi bir sözleşmeyi kabul etti. Bu sözleşme ev işçilerinin çalışma şartlarının yasal olarak düzenlenmesini amaçlıyor. Bu konuda ne düşünüyorsunuz? Türkiye’deki sendikal örgütlenmenizin önündeki engelleri nasıl etkiler?
ILO yıllardır işçi haklarını koruma altına almak adına çalışıyor ve çeşitli kazanımlar sağlıyor. Bu sözleşmeyle önemli bir adım atıldığını düşünüyoruz. Kayıtdışı istihdam ve esnek çalışma açısından önemli bir gelişme olarak görüyoruz. Fakat bu girişimin yeterli olmadığını düşünüyoruz. Çünkü ILO’nun kararları tavsiye niteliğinde. Biz bu konuda devletin girişimlerinin esas olduğunu düşünüyoruz. Bu anlamda Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bizim için bir düzenleme yapmasını, bizleri işçi olarak kabul etmesini ve sendikamızı tanımasını istiyoruz. Bizim örgütlenmemizdeki en büyük engel zaten herhangi bir mevzuatın olmayışıdır.
Sizin aracılığınızla yine çağrıda bulunalım. Bir yıl içerisinde 50 ev işçisi kadın arkadaşımız iş kazalarına bağlı olarak hayatını kaybetti. Basına yansıyan kısmı tabii bu, bir de gizli saklı kalanlar var. İş tanımının yapılması gerekiyor. İşverenler ev işçisi kadından hem evin temizlenmesini, hem çocuklara bakılmasını, hem yemek yapılmasını aynı anda bekliyor. Çalışan hepsini yapamıyor ya da yapmaya çalışırken çeşitli kazalar oluyor. Geçen sene bütün bu işleri bir arada yapmaya çalışan göçmen ev işçisi arkadaşımızın başına kötü bir olay geldi. Evdeki diğer işleri yaparken, çocuk parmağını prize sokuyor ve elektrik çarpıyor. Bunun üzerine işveren silahı alıp işçiyi vuruyor. Bunların önüne geçilmesi için iş ve işyeri tanımının yapılması şart.
Devletin çözüm için çaba sarfetmesi gerekiyor. Fakat şöyle durumlar da olmuyor değil. Başbakanın annesinin evini temizleyen kadın bile kaçak işçi olarak çalışıyordu. Üç kuruş daha az para vermek adına bu kadına çalışma izni verilmiyor, herhangi bir güvencesi yok. Düşünün ki başbakanın ailesi böyle bir şey yapıyor, diğer insanlar neler yapmaz? Bu bir bakıma da hükümetin kendi işçisini, kadınını oluşturma girişimidir; güvencesiz ve ölüme davetiye çıkaran...
Konfederasyonlara bağlı olan hizmet sendikalarında yer almak yerine neden Ev İşçileri Dayanışma Sendikası’nı kurdunuz?
Önümüzdeki en büyük engel diğer konfederasyonlar içinde yaşanan bürokratik engellerdi. Bu nedenle de biz bağımsız bir mücadele verme kararı aldık. Sendika içi demokrasinin temsili olması bizim konfederasyonlar içinde yer almamamıza neden oldu. Sendikalar, nasıl bütünleşir ve birlikte nasıl mücadele edilir yerine ayrı mücadele etmeyi tercih ediyorlar. Oysa birlikten yana ve yeni bir mücadele çizgisini oluşturmak için toplanmak ve bunun yollarını tartışmak gerektiğini düşünüyoruz. Bunu yaparken de toplumsal cinsiyet eşitliğini gözetmek gerektiğine inanıyoruz.